Tarayıcınızı artık desteklemiyoruz.
Daha iyi bir kullanıcı deneyimi yaşamanız için Chrome, Firefox veya Microsoft Edge gibi tarayıcıların güncel versiyonlarını kullanmanızı tavsiye ederiz.
Testis kanseri, testis dokularındaki hücrelerin kontrol dışı büyümesiyle ortaya çıkan bir kanser türüdür. Çoğunlukla 15 ila 49 yaş arasındaki erkekleri etkilemektedir. Yaygınlığı en az kanser türlerinden biridir.
GLOBOCAN verilerine göre [1] 2018’de Türkiye’deki yeni kanser vakaları arasında %0,74 oranla 24. sıraya sahiptir. Aynı yıla ait verilerde testis kanseri ölüm oranı ise %0,17 ile 27. sıradadır. Dünya genelinde testis kanseri kurtulma şansı %95’lik tedavi oranıyla oldukça yüksektir.
Testisler, penisin altında skrotum adı verilen deri kesesinde bulunur. Sperm (semen) ve erkeklik hormonu olan testosteronun üretiminden sorumludur. En yaygın testis kanseri tipi germ hücreli tümördür. İki temel germ hücreli tümör vardır: Seminom ve non-seminom. Seminomlar yavaş büyüyen ve yavaş yayılan tümörlerdir. Birden fazla kanser hücresinden oluşan nonseminomlar ise daha hızlı büyür ve yayılırlar.
Testis kanseri nedenleri kesin olarak bilinmemektedir. Ancak kanser ile ilişkilendirilen ve riski artıran faktörlerden söz etmek mümkündür.
Testis kanseri belirtileri testisleri etkileyen diğer enfeksiyonlarla benzerlik gösterebilir. Testis kanseri nasıl anlaşılır diye merak edenler için en yaygın semptomlar şunlardır:
Testis kanseri tanısı için üroloji bölümüne başvurulmalıdır.
Kanserin tipine, evresine ve diğer faktörlere bağlı olarak testis kanseri tedavisinde aşağıdaki yöntemler uygulanır:
Kanserin evresi hakkında bilgi sahibi olmak uygulanacak tedavi yöntemleri ve kanserin yayıldığı alanı belirlemek için önemlidir. Testis kanseri evreleri kan testi ve bilgisayarlı tomografi yoluyla belirlenir. Kanserin evreleri S (serum) ile gösterilir.
Testis kanseri evrelemenin bir başka yolu da TNM sistemidir. TNM evreleme sisteminde T (tumor) tümör, N (node) düğüm, M (metastasis) metastaz anlamına gelmektedir.
Testis kanseri teşhisi erkeklerde genellikle korku ve endişeye sebep olmaktadır. Bu duygular gelecekteki cinsel yaşamla yakından ilgilidir. Testis kanseri sonrası cinsel yaşam iyileşme sürecinin ardından genellikle normale yakın bir şekilde seyreder. Orşiektomi sonrası tamamen iyileşme iki hafta ila iki ay arasında sürmektedir.
Testis kanseri ameliyatı sonrası doğurganlık, cinsel performans ve istek üzerinde bazı etkiler görülebilir. Bu durumlar kişiden kişiye ve tedavinin türüne göre değişebilmektedir. Testislerden birinin alınması genellikle ereksiyon problemi yaratmaz. Kalan testis diğerinin eksikliğini telafi etmek için daha fazla erkeklik hormonu (testosteron) ve sperm üretir. Çocuk sahibi olmakla ilgili endişesi olanların ise ameliyattan önce sperm bankacılığı seçeneğini değerlendirmesi gerekir.
Testis kanseri ameliyatı lenf düğümlerinin alınmasını da içeriyorsa boşalma sorunları görülebilir. Tedavi sonrası iyileşme süreci hızlandıkça sağlıklı testis hücreleri ve lenf düğümleriyle yeterli seviyede testosteron üretilmektedir. Testis kanseri tanı ve tedavisinin erkekler üzerinde yarattığı psikolojik ve fizyolojik etkilerin benzerleri, kadınlardaki rahim kanseri vakalarında da görülmektedir. Bu gibi durumlarda tedavi sonrası ürologlar ile sürekli iletişim halinde olmalı, takip ve bakım tavsiyeleri alınmalıdır.